STRATEJİK PLANLAR

TEVFİK FİKRET CENGİZ

Kooperatiflerin kamunun diğer kurumlarında olduğu gibi “Stratejik Planları “ hazırlama zorunluluğu ortaya çıkınca önce eğitimler ve planlama çalışmaları vs. başladı.

Aslında iyi de oldu. Biraz gerçekçi olursak birçok kooperatifin, planlama, hedef, amaç, strateji gibi kavramlarla bir ilişkisi olduğu söylenemez.  Mevcut şartlarda, ağırlıklı olarak konu devletin verdiği desteklerin miktarıdır. Uğraşılan tek konu da budur desek yeridir. Hiç kimse çıkıp demez ki ‘kardeşim sen bütün Türkiye’de örneğin (x) ürünü üretiminde birim ürün miktarı başına destek veriyorsun.’ Ama Orta Anadolu’da ve Doğu Anadolu’da verim dekar başına bir birim ise başka yerde üç katı olabiliyor. Ayrıca oralarda ikinci ürün de üretilebiliyor. Bu durumda bırakın uluslararası rekabeti oradaki üretici veya kooperatifler diğerleriyle nasıl rekabet edecek. Söylemek istediğim kooperatiflerin yeni stratejiler üretmede daha aktif olmaları gerektiğidir. Stratejik plan stratejik yaratıcılık ile birlikte bir anlam ifade eder. Yoksa rutin işleri planlamak bunları beş yıla yaymak değildir.

Siz stratejik planları yaptınız ama beş yılda dünyada çok şey değişti, bu planları ne yapacaksınız? Yaptığınız planlar doğrultusunda mı gideceksiniz? Yoksa her şeyi bir yana bırakıp değişimlere ayak mı uyduracaksınız?

Strateji planlanmaz. Stratejik niyetler değişime uyan koşullarda planlanır. Stratejik niyet bir anlamda hayallerinizdir.

John F. Kennedy “ 1960’lı yılların sonunda aya ayak basan ilk millet olacağız” dediğinde ne kendisi ne de NASA bunun nasıl olacağını bilmiyordu. Bu Amerikan ulusunun hayali oldu ve sonrasında gerçekleşti.

En başta kooperatiflerin kendilerini nasıl tanımladıkları çok önemlidir. Kendilerini nerede görüyorlar. Bugünkü durum nedir. Üretici mi, pazarlamacı mı yoksa her ikisini de bir arada bulunduran bir kurumsal yapı mı? Diğer taraftan kamu kooperatifleri nasıl görüyor, kooperatiflere biçilen rol nedir, tarımsal ürünlerde bir denge unsuru olarak mı düşünülüyor, hazırlanmış olan ulusal strateji belgesinde bu soruların yanıtı var mı gibi veriler sabit olmalıdır ki bunların üzerine stratejik niyet yaratılsın. Önemle belirtilmesi gereken husus, kamu paydaş olarak bu çalışmanın doğrudan içinde olmalıdır.

Adına ne derseniz, Stratejik Planlama, bir kuruluşun bulunduğu nokta ile ulaşmayı arzu ettiği durum (niyetleriniz) arasındaki yolu tarif eder.  Kuruluşun amaçlarını, hedeflerini ve bunlara ulaşmayı olanaklı kılacak yöntemlerin belirlemesini gerektirir. Uzun vadeli ve geleceğe dönük bir bakış açısı taşır. Ancak dünyadaki değişimleri göz önüne almazsanız, statükoyu koruyum derseniz, asıl hedefe yani başkalarıyla rekabet edebilme şansını kaybedersiniz. Globalizasyon, teknolojik gelişim ve toplumsal değişim nedenleri ile radikal ve yenilikçi kurumlar daha fazla kabul görmekteler. Dünyanın en büyük danışmanlık şirketlerinden McKinsey’in on sekiz yıl önce Gary Hamel’e yaptırdığı bir araştırmada yaratıcı ve devrimci stratejiler için on temel ilke öneriyor. Çalışmalarınızda faydalı olur düşüncesiyle bunları özet olarak aktarıyorum.*

1. Stratejik planlama stratejik değildir. Stratejik planlama birçok kurumda takvime bağlı ritüelden ibarettir. Temel sorun, planlama ile strateji oluşturma arasında ayrım yapamamaktan kaynaklanmaktadır.

2. Strateji oluşturma sert değişimler içermelidir. Alanınızda kabul görmüş her şeyi sorgulayın. Bu inanışları ortadan kaldırınca ne gibi yeni fırsatların ortaya çıkacağını tartışın.

3. Darboğaz şişenin tepesindedir. Her kurumda statükonun çok güçlü savunucuları vardır. Bunlar ” üst yönetim” olarak adlandırılır. Örgüt piramidini ters çevirmeyi düşünmelisiniz.

4. Her kurumda sektör devrimcileri vardır. Orta kademe yöneticileri radikal fikirleri söylemek istemezler. Bunları bulup ortaya çıkartın.

5. Değişim sorun değildir. Sorun kişilerin değişimi sahiplenmemesidir.

6. Strateji oluşturma katılımcı olmalıdır.

7. Herkes bir strateji eylemcisi olabilir. Çalışanlar buna gönüllüdür, yeter ki fırsat verilsin.

8. Yukarıdan aşağıya ve aşağıdan yukarıya politikalar birbirinin alternatifi değildir. Radikal strateji yaratma sürecinde üst yönetim “hâkim” değil, öğrenci rolünü oynamalıdır.

9. Sonu, en baştan görmek mümkün değildir. Strateji yaratma açık uçlu bir süreç olmalıdır. Esneklik, yaratıcı fikirleri teşvik, stratejik plan mantığından çok daha sağlıklıdır. Sürprizler hayatın gerçekleri, planlar ise yanılsamalarıdır.

10. Öngörü ve perspektif en az elli IQ değerindedir. Aydınlanma olmadan devrim olmaz. Bulunduğunuz sektörde devrim yapmak istiyorsanız dünyaya yeni bir bakış açısıyla, yeni bir objektifle bakmalısınız. “Bir kurumun stratejik kapasitesini belirleyen yeni yatırımları değil, hayal gücüdür.”

A.Kırımlı, “Yeni Dünya’da Strateji ve Yönetim” Aralık 2004, Ankara

pramipexol depression brugerhvader.site pramipexol depression
rivastigimin gastrit jbehandling.site rivastigimin temperatur