KIRSALDA KADIN GİRİŞİMCİLİĞİ

TEVFİK FİKRET CENGİZ

Girişimci, bağımsız çalışmak isteyen, bir iş fikri olan, yenilikçi, yönetim becerisine sahip olan ve risk alabilen kişi olarak tanımlanmaktadır.

Girişimciliğin temelinde bilgi, beceri ve güven duygusu yatar Girişimciden beklenen, kendi kazancını artırmanın yanı sıra, ülke kaynaklarını etkin bir biçimde kullanarak ekonominin büyümesine ve gelişmesine katkıda bulunmak ve istihdam yaratmaktır.

Son yıllarda KOSGEB, İŞ-KUR ve başka kurumlarca yeni girişimciler yaratmak amacıyla çok yoğun olarak girişimcilik eğitimleri yapılmakta ve bu eğitimleri tamamlayıp sertifika alanlara KOSGEB tarafından 30.000 TL karşılıksız destek ve ayrıca makine ekipman alımına 70.000 TL faizsiz kredi verilmektedir. Bunun yanında bankalar ve bazı STK’lar tarafından mikro kredi uygulamaları bulunmaktadır.

Daha önceki yazılarımızda bu eğitimlerin kırsal kesimi de hedeflemesi gerektiği ve kırsalda kendi işlerinde çalışan kadınların yeni iş kurmalarının sağlanarak kayıtlı istihdama geçişlerinin sağlanması yanında gelir artışı sağlayacağı açıktır. Ancak böyle bir programın kırsal kesimde uygulanması sadece girişimcilik eğitimleri verilerek olmaz. Yerel ihtiyaçlar göz önüne alınarak tarım dışı alternatif iş olanaklarının ve organizasyon yapılarının belirlenerek girişimci kırsal kadınlar veya onların oluşturduğu kurumlar yaratılabilir.

Köy-Koop Merkez Birliğinin Kadın Kooperatiflerine yönelik yaptığı “İhtiyaç Analizi” çalışmasında kadınların ezici çoğunluğu kazandıkları parayı çocukları ve aileleri  için harcamaktadır.

Dolayısıyla kırsal kadının katılımı ile ailenin geliri artmakta ekonomik ve sosyal gelişme hızlanmaktadır. Yine bu çalışmada kırsal kadının yeniliklere ve sosyal yaşamını geliştirmeye (örneğin tatil yapma isteği) son derece açık olduğu görülmüştür. Kadın girişimci sayısının artırılması ile cinsiyet temelinde eşitlik sağlanması yanında,

Kadınların piyasaya sunulacak üretim yapmalarını sağlamak,

Kadınların ekonomik gücünü artırmak ve dolayısıyla toplumsal olarak güçlenmesini ve özgürleşmesini sağlamak,

Kadınlar erkeklere kıyasla gelirlerinin daha büyük bir bölümünü evlerine ve çocuklarına harcadıkları olgusundan hareketle, ailenin refahını artırmak,

Kadınların toplum içindeki konumlarını yükseltmek amaçlanmaktadır.

Genelde iş kurma aşamasından izlenen yol ki bu çoğunlukla erkekler için geçerlidir, erken yaşta bir atölye ya da fabrikada çalışmaya başlamak ve böylece hem bir işyerinin nasıl çalıştığı hem de belirli bir malın nasıl üretildiği konusunda tecrübe kazanmaktır. Bir yandan da, bu yolla tasarruf edilmeye çalışılarak ileride kurulacak iş için sermaye biriktirilir. Böylelikle, ücretli istihdam, bir anlamda girişimciliğin altyapısını oluşturur. Kadınlar açısından ise durum farklıdır. Ücretli çalışan kadınların sayısının azlığı girişimcilik için gerekli böyle bir altyapının oluşmasını engeller. Kırsalda yaşayan kadın için ise temel bilgi, yöresel ürünlerin üretimi konusuyla sınırlıdır. Başlangıçta bu  durumu sabit kabul edip kadınların yapabildiklerini ortak üretebilecekleri ticari alanlar oluşturmak daha uygun olmaz mı ? Örneğin her evde yöresel peynir üretilip satmaya çalışmaktansa her köyde bir imalathane açıp yine kendileri çalışsa, temizlik ve hijyeni de sağlamış olurlar. Böylece birikimlerini de kullanmış olurlar. Bunu da kurumsal kimliği olan bir yapı altında yapmak herhalde en doğrusu olacaktır.

Kadınların bir iş yeri kurma ve yönetme aşamalarında, erkeklere kıyasla, sadece kadın olmalarından kaynaklanan daha fazla sayıda ve daha zorlu engellerle karşılaştıkları kabul edilmeseydi, kadın girişimciliği konusunda bir çok STK olmazdı. Konu sadece bir finans ve kredi bulma meselesi değildir. Bunlar sağlandığında her şey yoluna girmiş olmamaktadır. Bu nedenle, kadın girişimciliğini özellikle de kırsal kesimde geliştirmekten söz ederken, toplumumuzda kadınların ev içinde ve dışında ayrımcılığa uğradığını kabul edip kadın girişimciliğini destekleme mekanizmalarını bu olgunun bilincinde olarak tasarlamak gerekmektedir. Dolayısıyla, kadın girişimciliğini destekleme ve geliştirme amacında olan bir programın kadınların toplum içindeki konumunun dönüştürülmesine yönelik politikalarla desteklemesi gerekir.

Bu nedenle de kadın girişimciliğinin geliştirilmesinden, daha çok sayıda kadının, halen sahip olduklarından daha yüksek bir gelire ulaşmasını sağlayacak ve toplumsal anlamda güçlenmelerinin önünü açacak işler kurmalarının desteklenmesini anlamak gerekir.